Teknolojinin gelişim oranı tartışılmaz düzeylere gelmeye başladı. Üretim, ulaştırma gibi oldukça büyük sektörlerde ne kadar gelişmiş teknolojilerin kullanıldığı bir yana dursun artık günlük hayatta kullandığımız teknolojiler bile bir hayli gelişim göstermeye başladı. Bu durumu en net olarak akıllı telefonlarda görmekteyiz.
Gelişen teknoloji sayesinde artık sadece iletişim alanında kullanılmayan akıllı telefonlar bunun dışında iş takibinden tutunda, günlük planlamaya kadar hemen her alanda kullanabildiğiniz cihazlar haline geldi. Bilgisayar teknolojilerinin ve nanoteknolojinin geldiği son noktalardan biri olarak gösterilen akıllı telefon teknolojisinde de öne çıkan bazı yeni sistemlerde yok değil. Bu teknolojide en çok öne çıkan ve aslında en ilginç olan sistemler ise sanal asistanlar.
Şu an için belli başlı akıllı telefon modelleri tarafından kullanılan sanal asistanlar ise aslında bir nevi kullanıcılara yapay zeka ile buluşturmakta. Şöyle ki en çok kullanılan sanal asistanlardan biri olan Siri üzerinden örnek vererek açıklayalım. Apple tarafından geliştirilen ve artık sadece akıllı telefon serisi iPhone telefonlarda değil bunun dışında MacBook bilgisayarlar ve Apple’ın akıllı saatlerinde de kullanılan Siri teknolojisi kullanıcıların telefonlarını sesli komut ile yönetmesini sağlıyor.
Yapay Zeka Ne Kadar Etkili?
Bu noktada Siri tüm komutlarınızı algılayabiliyor. Sadece sesli komut vererek Siri ile beraber istediğiniz gibi arama yapabiliyor ya da istediğiniz gibi bilgi alabiliyorsunuz. Şöyle ki sadece Siri’ye soru sorarak telefon ile bilgi almanız mümkün. Peki Siri tüm bu işlemleri nasıl yerine getiriyor? İşte asıl merak edilen konulardan birisi bu.
Bu noktada aslında Siri’nin işletim sistemi tabanlı bir yapay zekaya sahip olduğu bir gerçek. Genel olarak çalışma mantığında da yapay zekanın etkisinin oldukça fazla olduğunu da söylemek gerekiyor. Tabi birde bunun dışında ses tanıma sistemleri var. Ses tanıma sistemleri sayesinde aslında Siri bir nevi kullanıcıdan gelen komutları algılayabilir hale gelmekte.
İşin yapay zeka kısmı da bu komutları algılamada oldukça etkili olarak gösterilebilir. Yani genel olarak değerlendirdiğimizde sanal asistan sistemlerinin hem ses tanıma hem de yapay zeka sistemlerinden yararlandığını söylemek gerekiyor. Tabi bu noktada yapay zekanın etkisi çok daha büyük.
Yapay Zeka Sistemlerinde Gelişim Ne Düzeyde?
Gerek kullandığımız sanal asistan sistemlerinde gerekse de aslında akıllı telefonlarda kısmı olarka yapay zekadan söz etmek mümkün. Zaten akıllı telefonların akıllı telefon olarak değerlendirilmesinin sebepleri arasında bunlarda gösterilmekte. Fakat asıl merak edilen sesli komut sistemleri ile beraber de geliştirilen yapay zekanın neler yapabileceği.
Sadece akıllı telefonlarda yer alan kısıtlı yapay zeka sistemleri ya da Siri, Cortana gibi ses tanıma teknolojisine göre sesli komut sistemiyle çalışan sanal asistan teknolojilerinde değil yapay zeka günümüzde hemen her alanda kullanılmaya başlandı.
İnternet, Otomotiv gibi birçok alanda artık yapay zeka etkisini görebilmekteyiz. Haliyle yapay zekanın ne derece gelişmişlik düzeyine sahip olduğu da merak edilen bir diğer nokta. Bu noktada Google, Tesla gibi firmaların yaptıkları çalışmalara bakacak olursak sadece ses tanıma teknolojileri değil, bunun yanında yapay zeka görüntü işleme, hareket algılama gibi birçok sistemde de yapay zekanın gelişmişlik düzeyi giderek artmakta.
Fakat tüm bu gelişmişlik düzeyine rağmen ve teknoloji devlerinin atıkları adımlara rağmen yapay zeka konusunda kendi kendine öğrenip ya da oluşan durumlara göre kendi kendisine cevap verebilen yapay zeka sistemleri gerçekten geliştirilebilir mi bilmek oldukça zor. Fakat teknoloji firmaları yapay zeka konusunda sıkı bir çalışma içerisinde orası garanti.