Otomobil ve Motosiklet Teknolojilerinde Sürüş Asistanı Sistemi

Yeni nesil araç sistemlerinin ne kadar uzun süredir tartışmalara konu olduğunu biliyoruz. Google’ın attığı adımlarla beraber gündeme gelen konu hem tüketicilerden ilgi görünce hem de araç devleri bu konu üzerinde yeni çalışmalar yapma kararı alınca bu noktada otonom sistemleri araçlar üzerinde çok daha sıkı çalışmalar görmeye başladık.

Öyle ki ilk otonom sürüş denemeleri de yapılmış ve artık Tesla Model S, Google araçları gibi birçok yeni araç bu alanda denemeler başlamıştı. Fakat sürücüsüz otomobil teknolojileri aslında tam karşılığı olarak trafiğe bir türlü uyum sağlayamadıkları için bir türlü istenilen şekilde hayata geçirilemedi. Yaşanan tüm bu gelişmelerden sonra ise şimdilerde yeni sürüş asistanı sistemleri gündemde.

Otomobiller İçin Sürüş Asistanı Teknolojileri

Çok daha eski dönemlere dayanan sürüş asistanı teknolojilerinde ilk olarak araçlarda park sensörlerinden bahsedebiliriz. Sadece belli bir mesafeye kadar araçların yaklaşma derecesini ele alan sistem artık çok eski bir sistem olarak gösterilse de bir nevi sürüş asistanları konusunda ilk örneklerden gösterilebilir.

Bunun dışında bir diğer teknoloji ise şerit kontrol sistemleri olmuştu. Araçların şeritlerinden ayrıldıklarında kullanıcıları uyararak şeritlerine geri dönmelerini sağlayan sistemler yine araç asistanları içerisinde en yaygın olan teknolojiler olarak karşımıza çıkmıştı. Hala kullanımda olan sistemler aslında tam olarak sürücü asistanı olarak gösterilebilir.

Bir diğer sürücü asistan sistemleri ise çarpışma önceliyi ve aktif fren sistemleri olarak karşımıza çıkmaktaydı. Bu sistemlerde de hareket algılayıcılar ve mesafe algılayıcılarından yararlanılarak araçların kazaya neden olacak durumlarda otomatik olarak fren sistemlerini kullanmaları ve öndeki araçlar için takip mesafesi sistemlerinin kullanılması sağlanmıştı. Bu teknolojilerde çok kısa bir süre içerisinde sürüş asistanları olarak öne çıktı.

Tüm bunlarla beraber artık yavaş yavaş gelişen otomobil asistanlarında çok daha gelişmiş otonom sistemleri de kullanmaya başladık. Belki şu an için sürücüsüz otomobiller için oldukça erken olduğu düşünülse de tüm bu sürüş asistanı sistemlerinin de gelişmesi durumunda araç teknolojilerinde artık daha yüksek çözümler görebileceğiz.

Motosiklet Teknolojilerinde Sürüş Asistanları

Gelelim bir diğer en yaygın ulaşım araçları olan motosikletler için kullanılan teknolojilere. Bu noktada son olarak CES 2017 fuarında ele alınan bir konudan örnek verelim. Bilindiği gibi motosikletlerin en büyük sorunu denge.

İki teker üzerinde dengede durmanın oldukça zor olmasının dışında viraj ve yüksek hızlarda da bu durum ciddi kazalara neden olabilmekte. Fakat son olarak Honda tarafından tanıtılan yeni sürüş asistanı sistemiyle beraber bu konuda da teknolojinin yeni çözümleri olduğunu söylemek gerekiyor. Özellikle Ridding Assist olarak tanıtılan sistem artık motosikletlerde de motorun kendi dengesini kurmasını sağlıyor. Hem virajlarda hem de motor çalışmıyorken yeni sistemler sayesinde denge sağlanabiliyor. Bu şekilde denge kayıplarının önüne geçilip kazaların en aza indirileceği düşüncesinin de hakim olduğunu belirtelim.

Söz konusu yeni teknoloji CES 2017 fuarında tanıtılmış olan bir teknoloji. Şu an için üzerinde çalışmaların devam ettiği belirtilen teknolojinin ne zaman motosikletlerde kalıcı olarak kullanılacağı konusunda da net bilgi yok haliyle.

Yorum yapın