Diyabetlilerin Hayatını Kolaylaştıracak Teknolojik Gelişmeler
Dünya genelinde en sık karşılaşılan hastalıklar arasında diyabet rahatsızlıklarının yer aldığını görüyoruz. Bazıları doğuştan bu rahatsızlığa sahip olarak dünyaya gelirken bazıları yaşamının sonraki evrelerinde bu rahatsızlığa yakalanmaktadır. Hastalığa sahip olan çok fazla kişinin olması ve bu kişilerin hayatlarında çeşitli zorlukların yer alması teknolojinin bu duruma el atmasına sebep olmuştur. Diyabetlilerin hayatını kolaylaştıracak teknolojik gelişmeler kapsamında her geçen gün karşımıza yeni bir ürünün çıktığını görebiliyoruz.
Mikroinsülin Pompaları
Çocuklarda ve gençlerde görülen diyabet tipi hastalıklara baktığımız zaman Tip 1 diyabetin ön plana çıktığını görüyoruz. Bu hastalıkta pankreas insülin üretimini gerçekleştiremediği için gün içerisinde 4 – 5 defa insülin enjeksiyon edilmesi gerekebilmektedir. İnsülin pompaları ise kişinin sürekli enjeksiyon işlemi yapmasından kurtulması için geliştirilmiştir. Bu ürünün ilk piyasaya çıktığında devrim niteliğinde bir yenilik getirdiğini söyleyebiliriz.
Bu pompalar vücudunuzda cildinizin altına yerleştiriliyor ve 24 saat boyunca insülin verebilme özelliğine sahipti. Aynı zamanda yemek sonrasında kan şekerinin artışını kontrol etmek için ek iğne yapmaya gerek kalmadan vücuda bolus insülin gönderimi yapabiliyordu. Bu evrede gün içerisinde 4 – 5 defa insülin yapılmasının yerine 4 günde bir enjeksiyon gerektirmesi önemli bir özellik olarak görülüyordu.
Yalnız insülin pompalarının vücuda bağlantısı kataterle yapılıyordu. Cihaz ise bu kataterin ucuna bağlıydı ve kişinin ikisini beraber taşıması gerekiyordu. Bu evrede yeni piyasaya sürülen patch insülin veya mikropompalar insanların yaşadığı bu zorlukların ortadan kalkmasına yardımcı oldu. Cindin üzerine yapıştırılan şişe kapağı büyüklüğünde yani daha küçük sistemler haline geldi. Sonrasında ise sadece cildin üzerine yapıştırılan minik bir bant şekline getirildi.
Mikropompalar uzaktan kumandayla kontrol edilebiliyor ve istenildiği kadar ek insülin verilmesine yardımcı oluyor. 4 – 5 günde bir olacak şekilde değiştirebilirsiniz.
Kan Şekerini İzleme Sistemleri
Diyabet hastası olan bir kişinin kan şekerini sürekli kontrol etmesi gerekmektedir. Sürekli kan şekeri izlem sistemleri ise insanlara bu imkanı sunmaktadır. Klasik kan şekeri ölçüm işlemine baktığımız zaman, ilk olarak parmağınızı bir iğne yardımıyla delerek bir damla kanı bir çubuğa dökmeniz gerekiyor. Ölçüm işlemini bu şekilde gerçekleştirebilirsiniz. İğne kutusunun, çubukların ve ölçüm aletinin taşınma işlemi ise her yerde kontrol edilmesinin önüne geçiyor.
Sürekli kan şekeri izleme sistemleri ise cildinizin altına ufak bir silikon kanül ile bağlantılı olan küçük bir düğme şeklindedir. Sensörlerden meydana gelir ve kan şekerinizi her beş dakikada bir ölçer. Bu verileri ise akıllı telefonunuza veya bir cihaza aktarıyor. Bu şekilde diyabetliler istedikleri saatte parmaklarını delmekle uğraşmadan kan şekerlerini kontrol edebilirler.
Hipoglisemi Bantları
Hipogliseminin halk arasındaki adı ani kan şekeri düşmesidir. Bu durum diyabetlilerin en fazla endişe duyduğu durumlar arasında yer alıyor. Yetersiz yemek, yanlış ilaç kullanımı, düzensiz beslenme ve aşırı hareket gibi durumlar bu hastalığa sebep olabilmektedir. Hipogliseminin belirtilerine baktığımız zaman çarpıntı, soğuk terleme, şuur bulanıklığı ve fenalık hissi ile kendisini gösterdiğini görüyoruz. Hipogliseminin ilerlemesi ve erkenden teşhis edilmesi çok önemlidir.
Hipoglisemi bantlarına ise Hipobant adı verilmektedir ve hipogliseminin klinik belirtileri henüz görülmeye başlamadan önce kişiye hipoglisemi uyarısında bulunuyor. Bluetooth sistemi ile bu bantları akıllı telefonlarınıza bağlayabilirsiniz. Bant hasta yakınlarına alarm verecek ve onları uyaracaktır. Aynı zamanda acil durumlarda yardım gönderilmesine de yardımcı olur.
Telemedicine Teknolojisi Sayesinde Evden Takip
Telemedicine teriminin diğer bir adı da teletıp’tır. Hasta bu teknoloji sayesinde elektronik sistemler kullanılarak evinde sürekli gözlem altında olur. Kronik hastalıklara sahip olan kişilerin bu hastalıkları aşmak için teknolojiyi kullanması gerekmektedir. Telemedicine sisteminde ise kronik rahatsızlıkları bulunana kişiler 24 saat boyunca sağlık ekibinin görüntülü gözetimi altında oluyor. Diyabeti olan kişilerin gün içerisinde kan şekerinde sürekli olarak değişimler yaşanır. Yaşanan bu değişimlere göre ilaç dozları veya insülinleri yeniden düzenlenir.
Diyabet, teletıp teknolojisinin en fazla ilgi alanı olduğu rahatsızlıklar arasında yer almaktadır. Yeni teknolojide diyabetli olan hastaların şeker ölçüm cihazları ve kullanılan diğer sistemlerle sağlık ekipleriyle arasında bir bağ oluşturulur. Bu şekilde acil bir durum yaşandığı zaman sağlık ekibiyle ambulans gönderilmesi sağlanır. Kişi yaşadığı sorunları sağlık ekibiyle evde yüz yüze paylaşabilir.